top of page

Arkeoloji Bilimleri Dergisi

Turkish Journal of Archaeological Sciences

2025

KAPAK2025.jpg

First Pekmez and Later Wine                                

Udo Hirsch

Arkeoloji Bilimleri Dergisi, Sayı 5, Şubat 2025, ss. 122-152

Abstract

When it comes to the origin of wine, two distinct narratives can be identified. The first pertains to wine and grapes (from the cultivated vine known as Vitis vinifera ssp. vinifera), as described in general terms by botanists, archaeologists, and other scientists. This narrative begins between the 5th and 4th millennium BCE with the rise of urbanism. Large settlements, organized by elites who could afford to cultivate vines on temple grounds or in royal gardens, along with the emergence of trade centers in the Southeast Asia and Mediterranean, provide evidence for the widespread use of grapes. Wine was consecrated to rulers in heaven, sacrificed by both religious and secular powers, and used in important funerary rituals. Until around 1200 BCE, wine remained the alcoholic beverage of the elite. The second narrative originates from Georgia. During excavations of an early Neolithic settlement of the Shulaveri-Shomu culture (6000-5400 BCE) in the southern Caucasus, about 60 years ago, Georgian archaeologists identified grape seeds from what appeared to be cultivated grapes in the earliest strata. Another significant find was a large clay pot with a pattern resembling grapes. This pot (a kvevri, a traditional Georgian clay wine container) is considered to be the first and oldest of its kind in the world. Some grape seeds, as well as residues of tartaric acid found on pot sherds, are thought by some scholars to serve as markers for grape wine. Based on these discoveries, the narrative shifted to a widely accepted belief that the invention of viticulture, or the production of wine, originated in Georgia and spread through the Southeast Asia to Europe. However, recent research and discussions suggest a need to reconsider these assumptions. It is argued in this paper that the first product derived from grapes may have been pekmez (grape molasses) rather than wine.

 

Özet

Åžarabın kökeni söz konusu olduÄŸunda, karşımıza iki anlatı çıkar. Ä°lki, botanikçiler, arkeologlar ve diÄŸer bilim insanları tarafından genel hatlarıyla tanımlanan ÅŸarap ve üzümle (Vitis vinifera vinifera adlı kültür asmasından) ilgilidir. Bu anlatı MÖ 5. ve 4. binler arasında ÅŸehirciliÄŸin ortaya çıkışıyla görülür. Tapınak arazilerinde ya da kraliyet bahçelerinde asma yetiÅŸtirmeyi göze alabilen elitler tarafından organize edilen büyük yerleÅŸimlerin yanı sıra Orta DoÄŸu ve Akdeniz ülkelerindeki ticaret merkezlerinin ortaya çıkışı, üzümün yaygın ÅŸekilde kullanıldığına dair kanıtlar sunmaktadır. Åžarap, cennetteki hükümdarlar için kutsanır, dini ve seküler güçler tarafından önemli cenaze törenlerinde kullanılırdı. Yaklaşık MÖ 1200'lere kadar üzüm ÅŸarabı seçkinlerin alkollü içkisiydi. Ä°kinci anlatı ise günümüz Gürcistan topraklarından gelmektedir. Güney Kafkasya'daki erken Neolitik Shulaveri-Shomu kültürüne ait yerleÅŸmede (MÖ yak. 6000-5400) yapılan kazılarda, arkeologlar, erken tabakalarda yetiÅŸtirildiÄŸi anlaşılan üzüm çekirdekleri bulmuÅŸlardır. Bir diÄŸer önemli buluntu ise üzerinde üzüme benzeyen bir desen bulunan büyük bir kil kaptır. Bu kap (kvevri, geleneksel bir Gürcü kil ÅŸarap kabı), dünyada türünün ilk ve en eskisi olarak kabul edilir. Kap parçalarında bazı üzüm çekirdeklerinin yanı sıra tartarik asit kalıntıları da bulunmuÅŸtur ve bunlar bazı araÅŸtırmacılar tarafından üzüm ÅŸarabının göstergeleri olarak kabul edilmektedir. Bu buluntulara dayanan anlatı, ÅŸarap üretiminin icadının (dünyadaki ilk baÄŸcılık) Gürcistan’dan Orta DoÄŸu’ya ve oradan da Avrupa'ya yayıldığına dair yaygın bir inanca dönüÅŸmüÅŸtür. Ancak son zamanlarda yapılan araÅŸtırma ve tartışmalar bu varsayımların yeniden gözden geçirilmesini gerektirmektedir. Bu makalede, üzümden elde edilen ilk ürünün ÅŸarap deÄŸil pekmez olabileceÄŸi önerilmektedir.

bottom of page